22 Şubat 2015 Pazar

Mısır Seferi Sırasında Yaşanan Önemli Vaka



      Yavuz Sultan Selim Han, Mısır seferine giderken, yolu Dede Molla'nın bulunduğu köyden geçer. Sultan, atı üzerinde ordusunun önünde yol alırken, ihtiyar bir köylüyü tarlasını sürerken görür. Yaklaşıp selam verir  köylü gelenin kim olduğunu fark etmemiş gibi bir tavırla selamını alır ve işiyle meşgul olur. Atı üzerinde onu seyreden Sultan; "Baba duydun mu? Padişah sefere çıkmış Mısır'a gidiyormuş..." der. O mübarek de; "Mevla yolunu açık eylesin. İnşallah hayırlı olur. Emeline nail olur ve muzaffer olarak döner." dedikten sonra işine devam eder... Sultan, onun bu olgun haline ve teslimiyetine bakıp, dünyaya gönül bağlamayan, lazım olduğu kadar çalışan ve tevekkül sahibi bir zat olduğunu anlar.

      Sultan nasıl karşılık vereceğini merak ederek tekrar; "Dede, uzak yerden geliyorum. Karnım aç, yiyeceğin var mı? " der. Bunun üzerine biraz ileride iki taşın üzerine yerleştirilmiş tencerede  pişmekte olan aşı işaret ederek; "Pilav pişmek üzere, işte orada, karnın doyuncaya kadar ye!" der. Padişah; "İyi ama orada, indir sende ye, askerlerinde yesin. Hepinize yeter inşallah!" diyerek, tarlasını sürmeye devam eder.

      Biraz sonra, ordu yaklaşınca Padişah; vezirlerine, mola vermelerini emreder. Mola veren askerler grup grup aksakallı ihtiyar zatın pilavından yemek için sofraya oturur. Başta Sultan, vezirler ve bütün ordu bu pilavdan yer, fakat pilav hiç eksilmez. Bu ihtiyar zatın erenlerden olduğunu anlayan Sultan, onun kerametiyle pilavın bitmediğini görerek, hürmetle elini öpüp, duasını alır ve ordusuna ilerle emri verir.

      Osmanlı ordusu Mısır seferinde zafer kazanıp İstanbul'a dönerken Sultan yine bu mübarek zata uğrar. Bir arzusunun olup olmadığını sorar. yavaş bir sesle; "Mendilimi isterim!" der. Sultan, önce bir şey anlamaz. Biraz sonra, savaş sırasında kolundan hafif yaralandığını ve o sırada yanında savaşan ihtiyar bir askerin koynundan mendilini çıkararak yarasını sardığını hatırlar. İşte o asker, velilerden olan bu zattır. Sultan bu kerametini de anlayınca ona hürmet gösterip, bulunduğu bölgeye ihsanlarda bulunur...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder